18 Ekim 2013 Cuma

Dolunayla Konuşup Geçmişe Dokunduğumdan Beri


Sokak lambalarıyla gökyüzüne taşırım kendimi.Işık huzmelerini uzay mekiği yapıp,en sevdiğim bilinmezler diyarına -fezaya- yolculuk yaparım.Huzmelere ev sahipliği yapmış,bir bilinmezler diyarım daha var benim:geçmiş.İnsanız ya,illâ yakalama gereksinimi duyuyoruz birilerini,bir şeyleri.Benim de öyle işte.Sokak ilaçlama kamyonun ardından koşup dumanı yakalamaya çalışırdık ya,yakalayamazdık bir türlü,tutamazdık,kaçardı.Kokusu kalırdı,genzimizi yakardı.Öksürürdük,gözümüzden yaş gelirdi de,kamyon yine gelse ardından koşardık yeniden.Geçmişin bendeki imzası,ilaçlama kamyonundaki dumanı mürekkep yapmış.Yakalayamıyorum.
Bilmek istiyorum hep neler olmuş,5N'nin K'sı nasıl biriymiş?Merak etmek araştırma yapmanın yarısıysa;bütünü tamamlama çabasındayım.Tasarlıyorum,kurguluyorum.Yine de sahnede eksik bir şeyler var.Dekor,mekan,zaman,kostümler,pabuçlar,otomobiller eksik.Fotoğraf makineleri analog,walkman henüz icat edilmemiş evet,lâkin eksik.Milenyumun ortasında sek sek oynayan ben için,eksik çok şey var.Ülkem nasıldı,komşuluk nasıldı,bayram seyran mıydı?Bilmiyorum,yaşamadık.Tüm bunlar,zihninde hayâl bizim neslin.An yok,anı yok.Anlatı var,düş gücü var,o kadar.Ama ışıklarla yolculuk yaptığım gökyüzü öyle mi,elektronik video kaydediciler bugün ona yetişebilmiş mi?Dolunaya bakmasaydım,büyük büyük dedemle göz göze gelebilir miydim?(Bunu düşünerek göğe bakınca tüm sevdiklerinizle orada bakışabilirsiniz.)Peki ya,hilale,yıldıza bakmadan anlaşılır mı bayrağım?Bittabi anlaşılmaz.Gök...Benim zaman kürem.Ülkemin tarihini,kültürünü,hatalarını,Çanakkale zaferini,İstanbul'un fethini kaydeden.
Gökyüzüyle konuşmak;geçmişle,gelecekte gökyüzüyle konuşacaklarla,hatalarla,gurur tablolarıyla yüzleştirir.
Onunla konuşamayanlar ilaçlama kamyonunun peşi sıra gider.Yeter ki, peşi sıra gittikleri duman kokusu,genizlerini biraz olsun yaksın.